Ara
Close this search box.

Artık Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak

Sözde demokrat bir görüntü içerisinde olayı çok rahat çözebilecek, belki de rant yaparak kendisine oy kazandırabilecek bir konumda olan Başbakan hırs ve inadının kurbanı olarak Pandoranın kutusunu açtı.

Böyle bir şey beklemiyordu. Böyle birşeyi hiç kimse, hiçbirimiz beklemiyorduk. Orantısız ve acımasız bir güçle olayı bastırmaya çalıştı ve silah ters tepti.

Televizyonda röportaj yapılırken arkadan zıplayıp hoplayıp dikkat çekerek tv’ye çıkmaya çalışan vatandaşlar gibi fırsatı değerlendirmek isteyenler de çıktı tabii. Bakınız BDP.

Bunu fırsat bilen hükümet ise baş döndürücü komplo teorileri, aşırı sendikacılar ( o da ne demekse) ve teröristler şeklinde birilerinin bir düğmeye bastığını söyledi. Oysa en büyük düğme hükümetin elinde. Hoşuna gitmeyen birşey olunca baş düğmeye. Çete kurmak, darbe yapmak, terrorist diye, kes biletleri, sen sağ ben selamet. İsimsiz ihbar mektubuyla Genel Kurmay Başkanı’nı hapseden adalet sistemi böyle birşey.

Oysa ağaç bahane, gönül demokrasi ister diye düşünen, iki ayyaş söylemi, içki yasağı ve artık çekilmez hale gelen mahalle başkısı ile yeter artık diyen genç nesil’in bu boş teoriler ve faiz lobileriyle filan alakası yok zaten. Onlar da şaşkın dinliyorlar dur bakalım niye buraya gelmişiz diye.

Hazret kanunlara uyun, orası miting alanı değil diyor, bunu miting alanı olmayan Atatürk havaalanında kendisini karşılamaya gelenlere söylüyor. Tehdit ediyor. Sadece kendi vatandaşlarını değil, coşunca tutabilene aşkolsun, herkesi tehdit ediyor.

AKP içerisinde de Başbakan’ı yatıştırmak, olaylara daha sakin ve sağ duyulu yaklaşmasını sağlamak için uğraşanlar oldu, bunu biliyorum. Bu yatışmış hali.

Saçma bir seçim yasası, beceriksiz partilerden bıkmış bir halk ve muhalefetin olmadığı 10 kusur yıl iktidar olan ve gittikçe yükselen bir kibir, ego ve ruh haliyle saltanatını bir Osmanlı Padişahı edasıyla yürüten Başbakan artık kendisini erişilmez görüyor. Bu kibir içinde ampulun son kullanma tarihini de çabuklaştırıyor. Yani muhalefetin yapamadığı yıpratma sürecini kendisi ilk elden ve gayet başarılı olarak yapıyor.

Bu olaydan çıkacak ders ve yapılması gerekenler nedir biraz da ona bakmak lazım. Kimse havaya girmesin. Bu kadar rant, güç, avanta ve devletin her kademesini ele geçirmiş, kemikleşmiş bir kadronun bir anda ilk defa bir maç kaybetmiş olarak liglere veda etmesi inandırıcı değildir.

Yine de hem iktidarın ilk defa böyle bir direnişle karşılaşması, hem de bugüne kadar apolitik olarak tanıdığımız gençlerin korkuyu, tehditi ve rahatlarını bir tarafa atarak kendilerinin nasıl örgütlenebileceklerini görmeleri, gelecekleriyle ilgili nasıl sorumluluk  alabileceklerini görmeleri açısından son derece faydalı oldu.

Son gelişmelerden sonra gezi parkında daha fazla kalmak kış ayında Viyana kuşatmasından farksızdır. Artık sıra ikinci adımdadır. Yeni bir oluşum ve örgütlenmek gereği son derece bariz olarak ortaya çıkmıştır. Gençleri anlayan, onların arasından çıkan, şimdiye kadar olanlardan çok farklı bir ekip tespit edilmelidir.

Herkes elini taşın altına sokacak.

Sosyal medya ve olaylara hakim görüntüleriyle kitlelere yön veren birçok doğru isimler gördük. Bu isimleri örgütlenmenin içine çekmek ve Meclis’e taşımak vakti gelmiştir. Kısa sürede örgütlenmek sorun olursa başka bir siyasi parti ve/veya bağımsız olarak meclise girerek gurup kurmak, gelecek senelerin planlarını şimdiden yapmaya başlamak birinci gündem maddemiz olmalıdır.

Bu yazıyı paylaş:
Facebook
Twitter
LinkedIn
Kaya Boztepe

Kaya Boztepe

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir