Saray ve Soytarıları
Ne de çok meraklısı varmış. Yalayan yalayana. Jölelisi var, ırz düşmanı var, sekreteriyle basılınca imam nikahı kıyıp bakanlığa devam edeni var, onun için kocamı bırakırım
Ne de çok meraklısı varmış. Yalayan yalayana. Jölelisi var, ırz düşmanı var, sekreteriyle basılınca imam nikahı kıyıp bakanlığa devam edeni var, onun için kocamı bırakırım
Sosyal Medya’da demokrasi karşıtlarına çok ağır eleştiriler yaptıktan sonra herkese “Mübarek Cuma’lar” diledim. Bakara, makara örneği bir de hadis yapıştırdım. Ay çok güzel oldu! Sonra
Muhterem Cumhurbaşkanı geçen gün bizlerden özür diledi. Hem Allah’tan hem milletten. Allah’ın işine karışılmaz. Milletin bir ferdi olarak özürlerini kabul ederiz elbette ancak yaptığı hatalardan
19 Mayıs 1919 belki de Samsun değil, Gebze-Kocaeli olacaktı. Son iki yazımızda, Mustafa Kemal Atatürk’ün, resmi bir görev almak ve Anadolu’ya geçmek için bir fırsat
Geçen ayki yazımızda “Ya İstiklal Ya Ölüm” kararının verildiği 13 Kasım 1918 tarihini anlatmıştık. Cevat Abbas’dan dinleyelim. “İstanbul’a geldiğimiz günü hiç unutmam. Şehrin çok hazin bir hali
Dün istikrardan ölüyoruz yazımı yazdım. Şamil denen sözde vekil, “eleştirenler İnşallah böyle bir patlamada ölür” buyurdular. Jöleli fıçı bir yanda, ruh hastası firavun yalakaları öte
Herşey güllük gülistanlık çünkü. Dün açık oturumda bomba olayı için ne diyeceksiniz sorusuna sözde prof hacı “önce bir Anayasa” diye lafa başlıyor. Bir başka kanalda
Türk Amerikan Dernekleri Federasyonu’nun çiçeği burnunda Genel Sekreteri seçilmiş ve bazı projeleri Mesut Yılmaz’a vermek için Ankara’ya gitmiştim. Gittiğimde Hürriyet’in Cinnah Caddesinde ki eski ofisinde
Gerçekten anlamakta zorluk çekiyorum. Muhalefetin yapamadığını yapan liseli gençlere neden destek bu kadar az? İstanbul Erkek Lisesi öğrencilerinin başlattığı, baskıcı ve yandaş uygulamaları protesto için
Burnuma gelen tereyağla karışık müthiş güzel bir omlet kokusu ve ateşten yeni çıkmış tavanın çıkardığı sesle gözlerimi açtım. Babam, elindeki sıcak tavayı bana koklatıp gülümseyerek